Güven, Huzur ve Mutluluğunuzu Yansıtın! Gülümseyin!
TEDAVİLER
Yirmilik dişler, halk arasında 20 yaş dişleri olarak da adlandırılan, en son çıkan yetişkin dişleridir. Çenenin en arka kısmında yer alan azı dişleri olan 20lik dişler genelde çene yapısına uyum sağlamamaları nedeniyle çoğu bireyde ağrı, apse oluşumu ve rahatsızlıklara yol açar. Bu nedenle birçok yirmilik dişin diş çekimi veya diş ameliyatları ile alınması gerekir. Söz konusu sorunlar yirmilik dişlerin çıkması için çenede yeterli alanın bulunmamasından kaynaklanır. Neden olduğu şiddetli ağrıların yanı sıra çene yapısının bozulmasına ve komşuluğunda bulunan diğer dişlerin sağlığının olumsuz etkilenmesine de yol açabilir. Bu nedenle yirmilik dişlerin çıkmaya başlaması ile birlikte diş hekimlerine danışılarak kontrolden geçilmesinde fayda vardır. Çene yapısı uygun olan bireylerde yirmilik dişlerin çekilmesi gerekmez. Bazı durumlarda ise yirmilik dişler uygun olmayan çene yapısı nedeniyle yanlış açı ile çıktıklarından diş etine gömülü şekilde kalabilir ve dışarıdan bakıldığında görünmeyebilir. Gömülü yirmilik diş olarak adlandırılan bu dişler genellikle yol açtıkları ağrılarla kendisini belli eder. Çene ve diş yapısının olumsuz etkilenmemesi, apse gibi istenmeyen sorunların önlenebilmesi için düzenli olarak diş hekimi muayenesinden geçilmelidir. Düzenli diş muayenesi ile yirmilik dişlerin çıkmaya başlaması ve gelişimi takip edilebilir ve bir olumsuzluk olması halinde ağız ve diş sağlığı zarar görmeden dişler çekilebilir.
Diş gelişimi, bebeklikte 6 ay ile 3 yaş arasında tamamlanan altta 10, üstte 10 olmak üzere toplamda 20 adet olan süt dişleri ile başlar. Ardından 9-10 yaşlarından itibaren süt dişleri yavaş yavaş dökülerek yerini yetişkin dişlerine bırakır. Toplamda 32 tane olması gereken yetişkin dişlerinin (ana dişler) 28 tanesi çocukluk ve erken ergenlik döneminde tamamlanmış olur. Kalan 4 adet büyük azı dişi ise alt ve üst çenede en arka kısımda yer alan yirmilik dişlerdir. Adından da anlaşılacağı üzere 20 yaş civarında çıkan bu dişler, genellikle sağlıklı bir şekilde çıkamaz. Gömülü veya yarı gömülü olarak kalabileceği gibi yetersiz alan nedeniyle ağız içi etlerini sıkıştırma, diğer dişlere zarar verme, ağrıya neden olma gibi pek çok olumsuzluğu da beraberinde getirebilir. Çene yapısı uygun olan, yirmilik dişler için büyük azı dişlerinin arkasında yeterli çıkış alanı bulunan bireylerde bu dişler herhangi bir sorun yaratmaz. Bununla birlikte çok arkada, ulaşılması zor bir konumda bulunan yirmilik dişleri ağız ve diş bakımını düzenli olarak yapan bireylerde dahi yeterli olarak temizlenemeyebilir. Bu gibi nedenlerden dolayı yirmilik dişlerin bazı durumlarda çekilmesi veya gömülü olması halinde cerrahi operasyonla alınması gerekebilir.
Yirmi yaş dişleri, her ne kadar bu şekilde isimlendirilseler de 20 yaşında çıkmak zorunda değildir. Toplamda 4 adet olan bu dişler genellikle 17-25 yaş aralığında çıkar. Eğer bu yaş aralığında çıkmazsa bile bu, dişlerin olmadığı anlamına gelmez. Çoğu zaman gömülü kalmaları nedeniyle kişide ağrıya neden olmaması halinde yirmilik dişler fark edilemeyebilir. Bu durumda gömülü dişlerin durumu ancak diş hekimi kontrollerinde yapılan röntgen incelemelerinde görülebilir. 17-25 yaş grubu bireyler yirmilik dişlerin çıkacağı bölgede ağrı hissetmeleri veya anormal görünüme sahip bir diş çıkarmaları durumunda diş hekimlerine başvurmalıdır.
Diş etlerinde yeterli alan bulabilen ve olması gerektiği gibi çıkan yirmilik dişler sağlıklı bir şekilde gelişir ve herhangi bir rahatsızlık belirtisine yol açmaz. Fakat çoğu bireyin yirmilik dişleri bu alanın olmaması nedeniyle sorun yaratır. Yirmilik dişlerin çıkışı veya gömülü kalması sırasında görülen yaygın belirtiler şunlardır:
Diş ve diş etlerinde ağrı,
Diş eti hassasiyeti,
Çeneye ve kulağa vuran ağrılar,
Lenf bezlerinde şişlikler,
Baş ağrısı,
Ağızda kötü koku,
Çiğneme sırasında ağrı hissetme
17-25 yaş aralığındaki bireylerde bu gibi semptomların büyük bir kısmı yirmilik dişler ve bu dişlerin yol açtığı komplikasyonlardan kaynaklanır. Dolayısıyla bu şikayetleri yaşayan bireyler diş hekimlerine başvurmalıdır.
Yirmilik diş ağrıları ve diğer semptomları gösteren bireylerde yapılan ağız ve diş muayenesinde genellikle bir diş röntgeni çekilir. Bu röntgen tüm dişlerin kökleriyle birlikte kemik yapıları, açıları ve gömülü dişler hakkında net görüntülerin elde edilmesini sağlar. Dışarıdan görünmeyen, yatay olarak çıkmış ya da yarı gömülü olan yirmilik dişler röntgende incelenebilir. Röntgen incelemesi sırasında çekilmesi gereken dişlerin tespit edilmesi halinde bunların sıradan bir diş çekimi şeklinde mi yoksa cerrahi operasyonla mı alınması gerektiği konusunda da karar verilebilir. Bazı gömülü dişler enfeksiyon, kist oluşumu gibi durumlara sebep olabilir. Böyle bir durumun söz konusu olması halinde diş çekimi için randevu verilmeden önce bunlara yönelik ilaç tedavileri uygulanması gerekebilir.
Gömülü, yarı gömülü veya sıkışık dişler çevredeki diş eti dokusunun iltihaplanması (perikoronit), besin birikimine bağlı ağız kokusu ve diş çürükleri, komşu dişlerin kök ve minelerinde doku kaybı (rezorpsiyon) gibi farklı ağız ve diş sorunlarına da yol açabilir. Bu nedenle yarı gömülü ve gömülü dişlerin yanı sıra düzgün açı ile çıkmasına karşın ağızda sıkışıklık yaratan yirmilik dişlerin çekilmesi gerekir. Yirmilik dişin nasıl çekileceği röntgen görüntülerine bakılarak çekilebilir. Doğru açıyla çıkmış olan, sıkışıklık veya çürük gibi sorunlar nedeniyle çekilmesi gereken yirmilik dişler tıpkı diğer diş çekimlerinde olduğu gibi çekilebilir. Bu durumda cerrahi operasyon gerekmez. Fakat sorunlu yirmilik dişlerin çok az bir kısmı bu şekilde çekilebilir. Daha büyük bir kısmı ise yirmilik diş ameliyatı olarak adlandırılan cerrahi girişimler yardımıyla çekilmek zorundadır.
Yirmilik diş ameliyatının ne şekilde gerçekleştirileceği tamamen dişin röntgen görüntülerinde görülen konumuna göre kararlaştırılır. Yirmilik dişin diş eti içerisinde yer aldığı, diş köklerinin ise çene kemiğinin içinde gömülü halde olduğu durumlarda dişin tek parça halinde çıkarılması genellikle mümkün değildir. Bu durumlarda çekilecek olan yirmilik diş hekim tarafından birkaç parçaya ayrılır ve bu şekilde çekilir. Bir diğer yöntem ise dişin çekilebilmesi için diş etinde kesi açılmasıdır. Açılan bu kesi yardımıyla diş çok daha rahat bir şekilde çekilebilir. Diş çekimi ve bölgenin temizlenmesinin ardından diş etine dikiş atılır. Bu dikişler operasyondan belirli bir süre sonra alınmalıdır. Bu gibi cerrahi işlemler ağız ve çene cerrahlarının uzmanlık alanına girer. Lokal anestezi altında yapılan ameliyatın ne kadar süreceği dişin konumuna ve çekilecek diş sayısına göre farklılık gösterebilir. Yirmilik diş ameliyatı olan bireylerde ameliyat bölgesinde belirli bir süre boyunca kan sızıntısı olması normaldir. Ameliyat bölgesinde pıhtılaşmanın sağlanması için hekimin önerdiği süre boyunca yemek yenmemeli ve su içilmemelidir. Operasyon sonrasında bölgede şişlik oluşabilir, anestezinin etkisinin geçmesi ile birlikte şiddetli ağrılar gelişebilir. Bu durumda hekim tarafından reçetelendirilen ağrı kesicilerin kullanılması fayda sağlar. Dişin çekildiği bölgeye elle veya dille dokunulmamalı, yemek yerken ağzın diğer tarafı kullanılmalıdır. Kanamayı artıracağından ilk 24 saat boyunca sigara kullanımından da kaçınılmalıdır. Şişliklerin dindirilmesi için ise buz kompreslerinden yararlanılabilir.
Eğer siz de 20lik diş ağrılarına benzer sorunlar yaşıyorsanız diş hekiminize başvurarak muayeneden geçebilirsiniz. Sorunlu yirmilik dişlerinizin zamanında çekilmesini sağlayarak diğer dişlerinizin zarar görmesini önleyebilir, ağız ve diş sağlığınızı koruyabilirsiniz.